Bu çalışma 1915 yılında başlayan Ermeni tehcirini mümkün olan en kısa ve en basit haliyle okuyucuya tanıtmayı amaçlamaktadır. Bu konu üzerine büyük bir literatür ve o ölçüde de büyük bir tartışma vardır. Bu tartışmanın odaklandığı nokta ise “soykırım” kavramı olmuştur. Bu çalışma öncelikle soykırım kavramının ne olduğunu hukuki açıdan tanımlayıp, Ermeni tehcirinin neden bir soykırım olarak nitelendirilemeyeceği sorusunu yanıtlamaya çalışmaktadır. Tehcirin hukuken de, tarihsel açıdan da bir soykırım olmadığını, ancak bu olayın Birinci Dünya Savaşı içinde Türkleri, Kürtleri, Rumları, Ermenileri, Arapları ve diğer pek çok halkı etkileyen trajik olaylardan biri olduğunu iddia etmektedir. Büyük savaşlar, üzerinde geçtiği topraklarda büyük bir yıkım yaratır. Birinci Dünya Savaşı da Balkanlardan Anadolu’ya Kafkasya’dan Ortadoğu'ya hemen her bölgede yaşayan halklar açısından büyük felaketler getirmiştir. Bir halkın yaşadığı acıları diğerlerinin yaşadığı acılardan yalıtarak ele almak tarihsel açıdan adil değildir. Yapılması gereken yaşananları doğru ve tarafsız bir şekilde aktarıp “adil bir hafıza” oluşturmak olmalıdır.